Bayan Arkadas BulBayan arkadas ilanlarıBayanlarla SohbetBekar bayanlar

Size Aşıkmı

4.5 2 Oy Verme
Bu Kullanıcıya Puan Ver

Size Aşıkmı diyebilmeli insan karşındaki erkeğe öyle de ömürlük sevmeli karşısındaki erkeği. Eda ben 23 yaşındayım hiç evlenmedim Nevşehir de yaşıyorum. Burada turizm ile uğraşıyorum. Evlilik için sadık birini arıyorum. Sevgi saygi mutluluk huzur beklentim var karşımdaki beyden. kültürlü mütevazı biri olgun anlayıslı zekı biinsanla sevıyelı bı sekılde tanısmak ıstıyorum. sevgi,saygı mutluluk herşeyin ilacıdır benim gibi düşünen beyler yazsınlar. İNANCI OLAN ADAM GİBİ ADAM OLSUN. sevgi ve saygı güven ve hoşgörü herşeyin ilacıdır.

Size Aşıkmı, Size Aşık mı, Size Aşıkmı hala, Size Aşık mı hala, aşık olmak

Size Aşıkmı, Size Aşık mı, Size Aşıkmı hala, Size Aşık mı hala, aşık olmak
Size Aşıkmı, Size Aşık mı, Size Aşıkmı hala, Size Aşık mı hala, aşık olmak

 

Size Aşıkmı Hala?

 

 

Aşık olan ve bir ilişki yaşayan birçok kişi bir süre sonra aynı soruyla karşı karşıya kalır: “Acaba beni hala beni seviyor mu?”

Eğer siz de bu sorunun cevabını merak ediyorsanız aşağıdakileri dikkatlice okuyun ve kararınızı verin.

 

Seviyorsa…

 

Işinizin nasıl gittiğini merak eder, onunla daha az zaman geçireceğinizi bildiği halde terfiyi kabul etmenizi ister, köpeğinizin nasıl olduğunu sorar, ders programınızı ezberler.

 

Çok ilgi duymasa da, sadece sizi mutlu etmek için üç saat süren bir operaya gelir, sizinle beraber olabilmek için yaptığınız aktivitelere katılır.

 

Bazen sadece ne yaptığınızı merak ettiği için, bazen işiniz, arkadaşlarınız, yaşamlarınız ya da dünyada olan bitenlerden konuşmak için, bazense sadece sizi özlediğini söylemek için arar.

 

Ailesine ve arkadaşlarına sizi, okulunuzu, işinizi, başarılarınızı, yeteneklerinizi ve arkadaşlığınızı anlatır.

 

Onlardan hoşlansa da hoşlanmasa da ailenize ve arkadaşlarınızla, sizi mutlu edebilmek iyi geçinir.

 

Planları çok yoğun olmasına rağmen, ilişkiniz için her zaman zaman yaratır, moraliniz bozuksa kendi planlarını iptal eder, özel bir gün olmasa da size hediyeler ve kartlar verir.

 

Her yaptığı hareketle bunu göstermesine rağmen, sık sık “Seni seviyorum” sözünü de söyler.

 

Sevmiyorsa…

 

Arkadaşlarıyla beraber olmak için sizinle yaptığı planları değiştirir ya da iptal eder.

 

Onda beğenmediğiniz özellikleri söylemenize rağmen bunları hiç dikkate almaz, sizin nefret ettiğiniz ancak arkadaşlarının çok beğendiği sakalını kesmez mesela.

 

Morali bozuk olduğu için Cumartesi öğleden sonra onun köpeği veterinere siz götürürsünüz ve saatler harcarsınız ama o sizin için aynı şeyi yapmaz.

 

Bir sonraki buluşmanızdan sonrası hakkında hiç konuşmaz, beraber bir gelecekten bahsettiğinizde konuyu değiştirir.

 

Sizi iş arkadaşlarıyla gittiği toplantılara çağırmaz, arkadaşlarını sizinle tanıştırmaz.

 

Elinde kırmızı güllerle birden kapınızı mı çalacağını, yoksa son anda buluşmanızı iptal mi edeceğini tahmin edemez.

 

Sanal Mıydı Sevdiğim

 

 

 

Buz gibi bir ekranda sicak bir merhabaydin sen, en gercekten daha gercektin.

Rotasini, klavyeye dokunan parmaklarimizin çizdigi yolculukta

ayni durakta karsilastik biz .Sicacik bir merhabaydin sen buz

gibi bir ekranda .Yalnizdik ,yolu yok yalnizdik,bir sekilde yalniz.

Gerçek yasam içindeki sanalligimizdan kaçip,sanal yasamdaki

gerçeklige soyunmamis miydik cebimizdeki yalnizlik agirlasinca.

Sonra çiplakligimiza kelimelerimizi giyinmemis miydik !

Acip tum gizlerimizin onunu,istedigimizce ozgur,diledigimizce

deli,yasayamadigimizca cocuk,inandigimizca kendimiz,

nasil aktik birbirimize zaman icinde, kol bulmus nehirler gibi.

Soylenememis biriktirdiklerimizi, kirilmis umutlarimizi ,bedeli

odenmis vakitlerimizin biraktigi fermani ,yitirdiklerimizi

sormadik mi ,anlatmadik mi birbirimize güvenerek!

En gulunmeyecek seylere bile gulmedik mi cocuklar gibi bir

masalin icinde kahkahalarla ,haytaca,tum gunun ciddiligini firlatip bir kenara!

Olabildigimizce ozgur ,kirabildigimizce rahat,umursamazca katı,

tum ofkemizle,yigilan isyanlarimizin hirsini çikarmadik mi

birbirimizden,baska bir hayattan toplayip getirdigimiz nefretlerimizle

sessiz harflerde avaz avaz bagirmadik mi?

Vurgulardaki samimiyete siginip ,bir dost gogsu hasretiyle

kelimelerimize yaslanmadik mi, sarilmadik mi birbirimize

soguk gecelerin siyah yalnizliginda ,aglamadik mi harf harf !…

Yagmuru yagdirdik birlikte,gunesi dogdurduk,ayri mevsimlerde

ayni mevsimin sogugunda usuduk ,sicaginda isindik ,paylastik biz.

Herhangi bir gunun yorgun aksaminda dudagimiza degmeyen

bir fincan kahvenin tadini bildik,birbirimizin sigarasini yaktik,

ayri koltuklarda yan yana oturduk, paylastik biz.

Dost ziyaretlerine gittik,alisveris yaptik,saatleri durmus

zamanlarda sokaklarda gezdik,bilmedigimiz sehirlerin uykusuz

evlerinde uyuduk,uyandik birbirimize ruyalarimizi anlattik, paylastik biz.

En gercekten daha gercektik.

Kelimeler yetersiz kaldiginda ekrani bir kagit parcasi gibi

burusturup bir kenara atmayi,daha yakinda olabilmeyi de istedik.

Ama…

En iyi DOSTLARIMIZ ÖLÜLERDİ nedense insanlarki çoğu anlamaz sözden!! üzme kendini biz bize yAşAr GideRiZ YeTerki VazGeçMe!

 

 

en iyi dostunuz kim hiç düşündünüz mü acaba ? en iyi dostumuz ölüler değilmidir ? kendi içinde öldürdüklerimiz !!! öldürürken hiç acımadan , göz yaşlarımız akmadan infazını verdiklerimiz !!! en iyi dostlarımız şimdi onlar değil mi ? her yalnız kaldığımızda o ölüler karşımıza çıkmaz mı ? bazen ete kemiğe bürünürler ,bazen ise bir iç ses olarak ortaya çıkarlar…önceleri dinlemek istemeyiz.korkarız çünkü onlardan.hangi yaşayan insan korkmaz ki ölülerden.heleki bu ölüleri biz kendi ellerimiz ile öldürmüş isek. oturun şöyle bir düşünün bakalım kimleri öldürmüşüm ben diye. her yaşayan canlı gibi sende anılarını (geçmiş yaşadıklarını) ilk başta öldürmüşündür. hani şu geri dönüşü olmayan ,kendinle dahi yüzleşmekten korktuğun anılar. yaşarken nasıl yaşıyorsun düşündün mü o anıları ? nasılda o zamanlar sana zevk + heycan + ihtiras + ilk defalık vb. duyguları sana sana sindire sindire yaşatıyor o anılar.sen ise o anıları hiç düşünmeden ,hiç acımadan hemencecik öldürebiliyorsun. düşünmek istemediğim bir anıyı neden öldürmeyeyimki diyenler çoğunlukta çıkacaktır aramızda. sorarım peki size düşünmek istemediğiniz o anıyı yaşamadan önce neden düşünmediniz? bir anlık gafletemi düştünüz ? peki bu gaflet kimin suçudur ? peki yalanlar bu anıları yok edebilir ? yalan ile anılar yok olabilir mi ? insan kendinide yalan söyleyebilir mi ? hadi insanlık dışı bir durum yarattınız ve söylediğiniz yalana inandınız ? bu o anıyı sizle yaşayan + yaşayanlar ne olacak ? onlarıdamı öldüreceksiniz ? anıları (geçmiş yaşadıklarımızı) öldürmek + unutmaya çalışmak + yalanlarla kapatmak + kabul etmemek vb. şeylerin hepsi yanlıştır.önemli olan anılarımızı öldürmek yada onlara küsmek değil anılarımızla barışık bir şekilde yaşamaktır.çünkü unutmayın anılarımız bizim kendi yaşadıklarımızdır başkasının değil.ne onun ne bunun nede birkaçlarının suçudur. ortada adına utanç+suç vb. şey denecekse bu yalnızca bizimdir ve hep bizim olarak kalacaktır.

Abone ol
Bildir
guest
2 Yorum
Yeni Mesajlar
Eski Mesajlar En Çok Oy
Satır İçi Geri Bildirimler
Tüm Mesajları Görüntüle
Muhammed

Slm nasılsın

burak 544 9385123

mak 544 938 5123 güven Ben Burak bayan arkadaş arıyorum uzun boylu sportif atletik biriyim sevmek sevilmek isterdim 544 938 5123 güveneceğim seveceğim bayan arkadaş aarıyorumAntep maras hatay islahykilis yads herydrr

2
0
Mesaj Göndermek İstermisin ? x